HİZMET-İŞ SENDİKAMIZIN 45. KURULUŞ YIL DÖNÜMÜNE KATILDIK

HİZMET-İŞ SENDİKAMIZIN 45. KURULUŞ YIL DÖNÜMÜNE KATILDIK

 

HAK-İŞ Konfederasyonumuza bağlı Hizmet-İş Sendikamızın 45. Kuruluş yıl dönümü, “Emeğin Küresel Kudreti HİZMET-İŞ” temasıyla Ankara’da kutlandı.
 

Kuruluş yıl dönümü programına Genel Başkanımız Vedat Böke, Genel Başkan Vekilimiz Serpil Açıkgöz ve Genel Başkan Yardımcımız Derya Aydoğan’ın  yanı sıra, HAK-İŞ Konfederasyonu ve HİZMET-İŞ Sendikası Genel Başkanımız Mahmut Arslan, Çalışma ve Güvenlik Bakan Yardımcısı Dr. Adnan Ertem, Hizmet-İş Sendikası Kurucu Genel Başkanı Hüseyin Tanrıverdi, Genel Başkan Vekili Halil Özdemir, Genel Başkan Yardımcıları Osman Yıldız ve Yunus Değirmenci, HAK-İŞ Genel Sekreteri Eda Akbulut, Bem-Bir-Sen Genel Başkanı Levent Uslu, Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Fatih Uğurlu, Mahalli İdareler ve İşverenleri Sendikası Genel Sekreteri Mehmet Oruçöz ve HAK-İŞ’e bağlı sendikaların genel başkan ve yöneticileri katıldı.

 

Program İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başladı.

 

Genel Başkanımız Mahmut Arslan, Hizmet-İş Sendikamızın 45 yıllık emek ve hak mücadelesine destek veren herkese teşekkür ederek, Hizmet-İş’in değerlerinden taviz vermeden yoluna emin adımlarla devam ettiğini söyledi.

“Fedakarlıkla Büyütülmüş Bir Mücadele”

Hizmet-İş Sendikasının kuruluş yıllarını anımsatan, kurucularını hayırla yad eden Genel Başkanımız Mahmut Arslan, “Besmele ile başlamış, samimiyetle sulanmış, fedakârlıklarla büyütülmüş bir mücadeleden bahsediyoruz. Bu mücadeleye başlarken hiçbir hesap yapmamış, hiçbir maddi çıkar gözetmemiş, sadece HAK-İŞ davasını var etmek için Anadolu’nun o güzel mütevazı şehri Adıyaman’dan yola çıkmışlardır” ifadelerine yer verdi.

Türkiye’de üye sayısını istikrarlı bir şekilde arttıran belki de tek sendikanın Hizmet-İş Sendikamız olduğunu ifade eden Arslan, “Bugün Türkiye’nin en büyük sendikası olduk. Değerli arkadaşlarım bu mücadelenin bundan sonra da aynı istikamette, aynı inançla, aynı azimle, aynı kararlılıkla, devam etmesi bize bağlı” dedi.

“Bu Davayı Geleceğe Taşımaya Kararlıyız”

Hizmet-İş Sendikamızın 14. Olağan Genel Kurulunu başaralı bir şekilde tamamladığını ifade eden Arslan, “Kongre süreci bizim için acı ama aynı zamanda gurur duyacağımız bir netice ile sonuçlandı. Bütün bu olup bitenlerin sendikamız ve HAK-İŞ’in kutlu yürüyüşünün engellenmesi, akamete uğratılması projesini, yerle yeksan ettiniz, kenara attınız, çöpe attınız. Allah sizden razı olsun. Biliyorum büyüdükçe, güçlendikçe, değerlerimizi değerlerle büyüttükçe, ayağımıza çelme takılacağını biliyorduk. Biliyorduk önümüze barikatlar kurulacağını. Biliyorduk HAK-İŞ’i dizayn etmek isteyen zihniyetin diri olduğunu. Bildiğimiz için kararlı bir şekilde, inançla, azimle, yılmadan, geri çekilmeden, vazgeçmeden bu davayı geleceğe taşımaya karar verdik. Onun için 14. Kongremiz tarihi bir başarının da aynı zamanda adı olmuştur. Bu başarıya imza atan sizleri bir kez daha tebrik ediyorum” diye konuştu.

Kamu Çerçeve Protokolüne İlişkin Taleplerimiz

Genel Başkanımız Mahmut Arslan, 2023-2024 yıllarını kapsayacak Kamu Çerçeve Protokolüne ilişkin çalışmalara da değinerek, bu yıl gerçekleştirilecek görüşmelerde ilk kez yerel yönetimler ve üniversitelerde çalışan kamu işçilerinin de kamu çerçeve protokolüne dahil edilmesi mücadelesinin başlatıldığının altını çizdi. Arslan, “Dün sayın bakanımızla yaptığımız toplantıda da bunun altını çizdik. Sayın bakanımızın da aynı anlayışta olmasından dolayı da büyük bir memnuniyetimizi ifade etmek istiyorum. Sayın bakanın ifadesi; Kamu Çerçeve Protokolü, bütün kamu işverenlerini kapsar. TÜHİS’e üyeliği olup olmaması önemli değildir. Bu bir çerçeve protokoldür. Dolayısıyla üniversiteler, belediyeler ve bağlı kuruluşları da kapsar, anlayışını sonuna kadar destekliyoruz. Sayın bakanımızın bu konudaki kararlılığına buradan bir kez daha teşekkür ediyorum” dedi.

Üç Temel Konu

Kamu Çerçeve Protokolü’nde, 2021 protokolünde yer alan üç tane temel konuyu, dün gerçekleştirilen görüşmede Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanımız ile paylaştığını belirten Arslan, “Dün gerçekleştirdiğimiz görüşmede Sayın bakanla da 2021 protokolünde yer alan üç tane temel konuyu konuştuk. Birincisi geçici ve mevsimlik işçilerin kadro sorunun, bu dönem sona erdirileceği hususu, İkincisi 696 sayılı KHK ile kadroya geçen arkadaşlarımızın, özlük haklarının iade edilmesi ve güçlendirilmesi, üçüncüsü kadro alamayan başta KİT’lerde çalışan ve sendikalarımıza da üye olan yüz binin üzerindeki taşeron işçilerinin kadrolarının verilmesi. Bu üç konudaki protokolümüzün yerine getirilmesi konusunda, dün sayın bakanımızla tekrar teyitleştik. İnşallah, EYT’nin bu hafta parlamentoya gönderilmesinden sonra geçici mevsimlik işçilerle ilgili düzenlemenin, parlamentoya geleceğinin müjdesini sayın bakanımızdan aldık” dedi. Arslan, özellikle belediyelerin şirketlerinde çalışan işçilerin, 6772 sayılı kanunla belirlenen ilave tediyelerinin verilmesi konusundaki kararlığını bir kez daha vurgulayarak, “Sayın bakanla ortaya koyduğumuz protokolde, özellikle zorunlu emekliliğe tabii tutulan 696 kapsamındaki kardeşlerimizin, zorunlu emekliliğinin önüne geçilmesi konusunda da mutabakatımızı sağladık, EYT düzenlemesinde bu konuda gereken düzenlemenin yapılacağını biliyoruz” dedi.

“Gelir Vergisi Oranları Yüzde 10 ile Sınırlandırılmalı”

Genel Başkanımız Mahmut Arslan, hakkaniyetli ve adaletli bir vergi reformuna ivedilikle ihtiyaç olduğunu vurgu yaparak, “Hakkaniyetli, adil bir vergi reformuna kavuşana kadar, bütün gelir vergisinde, emekçilerin yüzde 10 ile sınırlandırılmasını istiyoruz. Bu sınırlandırma, kriz dönemi bitene kadar devam etmeli dönem içerisinde de gerçekten Türkiye’ye yakışan bir vergi reformuna mutlak surette ihtiyacımız var. Yaptığımız araştırmalarda gelişmiş ülkelerde, Avrupa birliği ve OECD ülkelerinde, ücretlilerden en fazla vergi alan altıncı ülkeyiz. Dolayısıyla bu konuda gerçekten ciddi şekilde itirazımız var. Vergi dilimlerinin artması nedeniyle. Yaptığımız toplu iş sözleşmelerinde birinci yılın zamları, yedinci aydan itibaren geri alınıyor” dedi.

EYT Düzenlemesi

Arslan, Emeklilikte Yaşa Takılanlar(EYT) konusunda HAK-İŞ’in haklılığının ortaya çıktığını belirterek, “EYT konusunda HAK-İŞ’in haklılığının 23 yıl sonra kabul edilmiş olması HAK-İŞ için önemli bir gurur kaynağıdır” dedi. Arslan, “Biz o gün EYT’ye nasıl itiraz etmişsek, bugün de EYT ile ilgili çözümü geç kalınmış, ama önemli bir adım olarak görüyoruz. İnsanların işe girerken kendilerine sunulmuş şartlara geri dönmüş olmasını önemli buluyoruz. 8 Eylül 1999’dan önce işe girenlerin eski şartlarıyla emekli olmalarının önün açılmasını önemli ve başarılı buluyoruz. Bunun için hükûmetimize ve Sayın Cumhurbaşkanımızın bu konudaki çabalarını desteklemeye devam edeceğiz” dedi.

EYT sorunun IMF politikalarının bir sonucu olduğunu anımsatan Arslan, “Türkiye 18 defa IMF reçetelerine imza attı. Her birisi siyasi, ekonomik krizlerle sonuçlandı. Biz bu filmi daha önce seyrettik. Bu IMF’nin oluşturduğu krizlerin faturasını en çok biz ödedik. Sayın cumhurbaşkanımızın IMF ile yolları ayırmasına en büyük desteği HAK-İŞ olarak biz verdik. Bundan sonrada Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğindeki bu ülkenin, IMF ile hiçbir anlaşmaya imza atmayacağını, garantisi olarak Sayın Cumhurbaşkanımızı görüyoruz ve onu destekliyoruz. Çünkü biliyoruz ki IMF konusunda bir kısım çevreler görüşmelerini sağlamak için alt yapı oluşturuyor” dedi. Arslan, uluslararası sermayenin, IMF’nin kontrolündeki bu güçlerin Türkiye’nin hayrına iş yapmayacağını herkesin bilmesi gerektiğini belirterek, “Türkiye’ye yine acı reçeteleri dayatacaklar. Bu reçetelerinde en büyük mağduru emekçiler olacak” uyarısında bulundu.